Elektrik Enerjisi piyasası

Diyor ya! “Yazsam olmuyor, yazmasam uykum gelmor.” Bende de öyle, olsa da olmasa da yazacağım.

‘Acaba’ diyorum, ‘Berat Albayrak’ın her gün TV kanallarına çıkıp, ekonomi ve faizle ilgili yaptığı olumlu(!) paylaşımların sonucu mudur, ticari kuruluşların satışlarında ki artışlar?’ diye düşünmekten kendimi alamıyorum.

Genel olarak satılan her malın birim fiyatlarında tezahür eden artışlar, “gözle görülür” kısmını aşıp gözümüze gözümüze sokulmakta.

Gıda ürünlerinden giyim ürünlerine kadar eli, cebi ve yüreği yakan devasa bir değişim söz konusu.

“Halkın isyanı” , bu minvalde ki söylemleri sinek vızıltısı statüsüne alınmış, ka’le bile uğramamış nezdinde.

Meşhur Covid-19 sayesinde, halk ile ticari müesseseler arasında ki duyarlı(!) bağlar ortaya çıktı.
Bir daha “Neden, BİMe, A101 gibi yerlerde alış-veriş yapıyorsunuz” diye sormazsınız herhalde!
Sorarsanız da okkalı cevabımız hazır olmuş olur.
Bakalım Korona Virüs daha nelere kadir olacak!

Vefa, ahdi vefa, birlik ve beraberliğimizin seviyesi de zamanla kendini saman üzerinde bulacak.

Hiçbir şeyin gizli kalmadığı şu zaman da, foyalar bir bir düşecek. Hakkımızda hayırlısı diyerek, virüs öncesinde de halkın, yani bizlerin, cebine oldukça dadanmış başka bir durumdan bahsedeceğiz.

"Elektrik Enerjisi piyasası"

Bu konu herkesin, her bireyin kanayan yarası...

Garibanın, iş’li, İşsizin Gulyabanis’i…

Gelen elektrik faturasında ki birimlerden, neyin ne kadarının nereye gittiğinden bahsetmeyeceğim. Hepsi açıkça yazılmış zaten ve bir de fatura her geldiğinde “bu ay neyi fazla sarf ettim de, bu kadar yüksek bir mevla ile karşılaştım” kısmını araştırırken, faturayı aşağı yukarı, arkalı önlü peltini çıkartıyoruz.
Bu arada bu ayın faturası da bu gün geldi, baktım düşüktü(!)

“Çerezci arkadaş var, konuşuruz arada. 6-7 metrekare bir dükkân, bir buzdolabı ve klima, gelen fatura 600-700 lira…  Benim ki ne ki, 105 lira.

Diğeri giyimci, sadece klima; 500 lira,

Diğeri mesken; 150 lira.”

Bu tür durumlarda azıcık özgüveni, cesareti olanlar sosyal medyaya sarılıyor, boydan boya çekilmiş faturaları ve üzerinde tüm benlikleri ile yazılmış paragraflar ya da sadece ünlem işareti…

Kimisi facebookta, kimisi Twitterda ya da diğer sosyal mecralarda,  isyanlarını birilerine duyurmaya çalışıyorsa da, işe yaramadığı ortada.

Enerji kaynakları ile çevrili olan ilimizin, elektrik toplam fiyatının bu tarz bir aralıkta gidiyor geliyor oluşu; Atatürk Barajının su kaynağı olarak bir katkısı olmadığı gibi elektrik enerjisi açısında da başkalarına kaynak olduğu tahminler arasında…

Zulüm olarak nitelenen bu duruma, dur diyecek bir babayiğidin, memlekette olmadığı kesinleşti.

Ki olmuş olsaydı, yıllardır süregel bu duruma “dur” derdi herhalde!

Onu veya onları geçtim, hatta halkın bu anlamda yeterince sese sahip olamayışını da geçtim,

Peki, EPDK ne diyor bu işe veya Enerji bakanlığı, devlet yöneticileri?

Ne yazık ki değerli okurlar, çıkmayan onca sese bakılırsa yine aynı yere geldik;
Denetlemenin olmadığı her yer, nemli toprak gibidir… Zulmün filizlenmesi için biçilmiş kaftandır.

Bu halk, bu millet bu mağduriyeti hak etmiyor.

Esenlikler dilerim.

Önceki ve Sonraki Yazılar