Dsö 2016 Yılı Verilerine Göre 3 Milyon İnsanın Ölümü Alkolle İlişkilendirildi

Dsö 2016 Yılı Verilerine Göre 3 Milyon İnsanın Ölümü Alkolle İlişkilendirildi

Dicle Üniversitesi (DÜ) Tıp Fakültesi Hastaneleri Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.

Dicle Üniversitesi (DÜ) Tıp Fakültesi Hastaneleri Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Atlı, 15-21 Kasım Alkol Bağımlılığı Farkındalık Haftası'nda vatandaşlara uyarıda bulundu. Prof. Dr. Atlı, "Çözüm, psikiyatri uzmanına gidip tedavi olup uygun tedavileri, terapileri, ilaçları almaktadır" dedi.

DÜ Tıp Fakültesi Hastaneleri Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Bağımlılıkla Mücadele Uygar Merkezi Müdürü Prof. Dr. Abdullah Atlı, alkol bağımlılığının korkunç ve sarsıcı yüzünü ortaya koymak, alkolün insan ve toplum sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekmek için 15-21 Kasım Alkol Bağımlılığı Farkındalık Haftasında uyarılarda bulundu. Prof. Dr. Atlı, DSÖ 2016 verilerine göre, dünyada 3 milyon insanın ölümünün alkolle ilişkilendirildiğini ifade etti.

Uyuşturucu denilince genelde akla eroin, esrar, kokain gibi maddeler geldiğini söyleyen Prof. Dr. Atlı, ülkemizde ve dünyada alkolde önemli bir uyuşturucu madde olduğunu hatırlatmasında bulundu. Dünyanın birçok ülkesinde alkol, legal bir madde olduğunu belirten Prof. Dr. Atlı, "Bu anlamda illegal maddelerden onu ayıran bir yönü vardır. Bu, maalesef ulaşılmasını sağlıyor. Alkol, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), 2016 verilerine göre, yeryüzünde 3 milyon insanın ölümüyle ilişkilendirmiş. Ciddi bir halk sağlığı sorunu. Aynı zamanda riskli gruplar dediğimiz çocuk yaş gruplarına da inmiş. Gebelerde kullanımı mevcut. Gebelerde de özelikle fetal anomaller yapabilmekte. Ama maalesef gebe bayanlarda alkol kullandığını görüyoruz. Alkol, sadece nöropsikyatri belirtilere yol açmıyor. Alkol, karaciğerde siroz, kalp hastalıkları, beyin damar hastalıkları gibi bir sürü hastalıklara sebep olabiliyor" dedi.

"İlk gün hafif alkol, daha sonra yüksek içkilere geçiş"

Bir kısım tıp branşlarında az alkolün kalbe iyi geldiği, vücuda iyi geldiği gibi bazı söylemler olduğunu aktaran Prof. Dr. Atlı, sözlerine şöyle devam etti:

"Ben bir psikiyatrist olarak buna da karşıyım. Bazen az alkolle başlayan insanların çoğu bakıyoruz 3-5 yıl sonra çok alkole geçiyor. Çünkü tolerans kavramı var bütün maddelerde olduğu gibi alkolde de var. Sen, ilk gün hafif bir alkollü içecekle elde ettiğin hazzı ilerdeki dönemlerde, 3 ay 5 ay, 1 yıl sonra artık on hafif içecekle elde edemiyorsun. Ben isimlerini telaffuz etmek istemiyorum. Artık o yetmiyor daha sert içkiler içiyorsun. Alkol oranı yüksek içkilere geçiyorsun. Korona sürecinde son 2 ülkemiz ve dünyada saygın bir durumu mevcuttur. Uzun kapanma dönemleri oldu. Yakınlarımız vefat etti. Biz, hastalandık, hastalanma kaygısı yaşadık. Bu süreçte de maalesef yine aynı şeyler, klinik olarak yaklaşımlara şahit olduk. Bu korona sürecinde de bizim kaygılarımızın artması normal. Ama kaygımız, mesleki, sosyal işlevselliğimizi bozacak düzeye vardı mı çözüm alkolde değil. Tabi ki çözüm, psikiyatri uzmanına gidip tedavi olup, uygun tedavileri, terapileri, ilaçları almaktadır. Kasımın 3'üncü haftası, bu yılda 15-21 Kasım arası alkol farkındalık haftası olarak değerlendiriliyor. Bu konuda etkinlikler düzenlenmekte."

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.