Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Önder İmam Hatipliler Derneği’nin kurultayında açıklamalarda bulundu.

İslami Analiz Haber sitesinin verdiği habere göre;
Milli Gazete Yazarı Adnan Öksüz, Görmez’in konuşmasından önemli gördüğü bazı pasajları bugünkü köşesinde paylaştı:

* “İnsanlığın bir idrak ölümüyle karşı karşıya kaldığı, görsel idrakin egemenliğine mahkûm olduğu bir zamanda Kur’an ve sünnetin insanlık tarafından ihmal edilen iki kavramını gündeme getirdiğiniz için teşekkür ediyorum.”

* “Dijitalleşme ile birlikte bir ekran medeniyeti kuruldu. Ve insanoğlu bu ekran uygarlığının önünde pasif bir seyirciye dönüştü. İnsanoğlu sadece görsel idrake mahkûm oldu.”

* “Görsel idrakin egemenliğine maruz kalan insanda aklın idraki zayıflıyor, kalbin idraki bir ölümle karşı karşıya kalıyor. İşte tam burada basiret çok büyük önem arz ediyor. Biz ancak yüksek bir basiretle bunun üstesinden gelebiliriz.”

* “Biz mazi üzerinde çok duran ama istikbali okumaktan mahrum olan bir ümmet haline dönüştük. Maziden ibretler istikbali okumak aslında bir ferasettir.”

* “Dijitalleşme ile birlikte bu dijital mecraları biz hocalar, ilahiyatçılar, vaizler ve önüne gelen din konusunda âlim cahil herkes aynı zamanda dinin anlatıldığı bir mecraya dönüştürdü. Bunlar bir din yorgunluğu ortaya çıkardı. İmam hatip neslimizi bu anlamsız din tartışmalarından korumalıyız. Anlamsız ve gayesiz din tartışmalarının tarafları haline getirmemeliyiz.”

* “Hepimiz sorumluluklarımızı gözden geçirerek fert olarak, mensubu olduğumuz topluluk olarak, hangi tutum ve davranışlarımızın yanlışlıklara yol açtığını gözden geçirmeliyiz. Amasız, fakatsız bir dürüstlükle bazı soruların cevabını vermeliyiz. Ta ki gergef gergef dokunan, ilmek ilmek örülen bu nesil bundan zarar görmesin.”

* “İçimizden bazı çürük elmaların çıkması mensup oldukları camiaları bağlamaz, şeklindeki savunma artık inandırıcılığını kaybetmiştir. Hiçbir yapıyı da temize çıkarmaz. Bu tür savunmalar geliştirmek yerine böyle yerlerden niçin çok sayıda çürük elmalar çıkıyor sorularını bizim sormamız ve bunların cevabını vermemiz gerekiyor. Başkalarının bize ahlak dersi vermelerine izin vermememiz gerekiyor.”

* “Ülkemizde ve İslam dünyasında bir kutuplaşma var. Bu kutuplaşmanın en kötü veçhelerinden birisi herhangi bir toplulukta herhangi birisi bir yanlışa düştüğü zaman karşı taraf genelleme yaparak işte siz busunuz diyerek saldırıya geçmesi, hele hele din-i mübini İslam’ın gayr-i ahlaki davranışların kaynağı olarak gösterilmesi, aslında bütün insanlığa yapılabilecek en büyük kötülüktür.”

* “Din ile dindarlık arasındaki mesafeleri çalışmamız gerekiyor. Çünkü her dindarlık dinin kendisi değildir. Dindarlıkla ahlak arasındaki ilişkiyi masaya yatırmamız gerekiyor. Dindarlık ahlaktır, ahlak ibadetin gayesidir. Bunun üzerinde çokça durmamız gerekiyor.”