Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Hasan Kalyoncu Üniversitesi İletişim Fakültesi (HKÜ), İstanbul BT Müzik ve Sahne Sanatları iş birliğinde, öğretmenleri müzik eğitimiyle güçlendirmek, öğrencileri okullarda müzik derslerine teşvik etmek amacıyla başlatılan "Eğiticinin Eğitimi" adlı programını tamamlayan öğretmenlere sertifikaları verildi.

Kültürel ve sosyal farklılıkları onarıcı etkileri içerisinde barındıran müziğin birleştirici gücünü erken yaşlarda çocuklara aşılamak için Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Turizm Daire Başkanlığı'nca mart ayı boyunca süren "Eğiticinin Eğitimi" programı sonrası, Gaziantep Sanat Merkezi'nde 50 devlet okulu öğretmeni başarı sertifikalarını aldı.

Sertifika törenine Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'in yanı sıra İl Milli Eğitim Müdürü Yasin Tepe, HKÜ İletişim Fakültesi'nden akademisyenler ve öğretmenler katıldı. Başkan Fatma Şahin, törende yaptığı konuşmada müziğin ruhu besleyen bir etkisi olduğunu belirterek, müziğin birleştirici gücünü erken yaşlarda çocuklara anlatmanın ve öğretmenlere bu konu hakkında tecrübe kazandırmanın önemli olduğunu söyledi.

"Her insanın kendine özgü yetenekleri var"

Matematik ve Türkçe gibi derslerden başarısız olan çocukları, müzik ve beden eğitimi gibi derslerden uzaklaştırmanın yanlış bir yöntem olduğunu ifade eden Başkan Şahin, "Bizim en büyük yanlışımız çocuklarımızı ilgi alanlarından uzaklaştırmak oldu. Bir çocuğumuz, matematikte başarısız olabilir ancak bu durum çocuklarımızı sanatsal alanlardan yoksun bırakarak cezalandırmayı gerekli kılmamalı. Her insanın kendine özgü yetenekleri var" dedi.

Alâeddin Yavaşça'nın büyük bir bestekar olduğunu hatırlatan Şahin, "Her çocuğun yetenekleri farklı farklı. Hiçbir büyüğün kendi çocuğunun adına karar vermemesi gerekiyor. Eğitim şehir ve spor şehri Gaziantep anlayışıyla gençlerimize ve çocuklarımıza azıcık dokunduğumuzda, fırsat tanıdığımızda başarının kaçınılmaz olduğunu gördük. Bu doğrultuda Gaziantep'i madalya şehri yaptılar. Her geçen gün madalya sayımız artıyor" diye konuştu.

Yunus Emre gibi önemli sanatçıların tasavvufu kullanarak sevgiyi anlattığını aktaran Şahin, son olarak şunları kaydetti, "Kendi medeniyet kodlarımızı doğru bir şekilde yöneterek geleceğe taşımalıyız. O kadar önemli ki bu eğitim programı; çocuklarımızın eğer musikiye yeteneği varsa ya da kültür ve sanat çatısı altında önemli işlere imza atacak bir potansiyeli mevcutsa çocuğumuzu sınırlamamalı aksine fırsat verip yanında olmalıyız".

"Sanatın ne kadar güzel noktalara taşındığını bu program bizlere gösteriyor"

İl Milli Eğitim Müdürü Yasin Tepe ise eğitim, bilim, kültür, sanat ve spor alanlarında Gaziantep'te özel çalıştıklarını dile getirerek, sanatın ne kadar güzel noktaları taşındığı ile ilgili güzel bir programda olduklarını belirtti.

Tepe, müzik ile ilgili bir çalışma içerisinde olduklarını anlatarak, "Keşfe çıkıyoruz. Biz, tarama testi yapıyoruz. Öğretmenlerimizle yetenek avına çıkıyoruz. Müzik ve sanat alanındaki becerileri yüksek olan çocukları tespit ederek geliştirmeyi planlıyoruz." ifadesini kullandı.

Protokol konuşmalarının ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve İl Milli Eğitim Müdürü Yasin Tepe, öğretmenlere başarı belgelerini verdi, günün anısına katılımcılarla fotoğraf çektirdi.

Eğiticinin Eğitimi Programı

Müzik eğitimini daha önce yeterince alamamış devlet okulundaki sınıf öğretmenlerinin müziği tecrübe etmesini hedefleyen eğitim programında, 21.yüzyılın tasarımsal, sistemsel ve geliştirici öğretme teknikleri anlatıldı, öğretmenlerin mesleklerine olan tutkuları tazelendi. Öğretmenlere, öğrencileri için uygulayabilecekleri temel müzik kavramlarını içeren, eğlenerek öğrendikleri bir eğitim-öğrenim platformu örneklendi. Yürütülen çalışmanın temelini ise okullarda müzik derslerinin aktif olarak kullanılması, yetenekleri öğrencilerin ortaya çıkması için çeşitli fırsatların yaratılması oluşturdu.

Eğitim dizisinde Dr. Benal Tanrısever Şimşek ve Ezgi Çeft ile 50 devlet okulu öğretmeni ve yaklaşık 800 öğrenciye ulaşılarak, eğitmen ve öğrencilere müziğin yaşam enerjisi aktarıldı, yaşamlarına müzikle dokunuldu.