Gazeteci-yazar Sibel Eraslan’dan 28 Şubat Konferansı
Gaziantep Üniversitesi tarafından hazırlanan 28 Şubat: 1000 Yılın Ardından konferansında konuşan Gazeteci-Yazar Sibel Eraslan, "Gaziantep Üniversitesi'nin...
Gaziantep Üniversitesi tarafından hazırlanan 28 Şubat: 1000 Yılın Ardından konferansında konuşan Gazeteci-Yazar Sibel Eraslan, "Gaziantep Üniversitesi'nin bütün Ortadoğu'nun geleceğini kurgulayabilecek nükleer bir gücü var. Bunun için bulunduğunuz yer çok önemli" dedi.
GAÜN Atatürk Kültür Sahnesi'nde gerçekleştirilen konferansın açılışında konuşan GAÜN Rektörü Prof. Dr. Arif Özaydın öğrencilere seslendiği konuşmasında, 28 Şubat'ın tarihimizde çok önemli anlamları olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Arif Özaydın, "Tarihi bilmeden bugünü anlayamayız. Bugünü anlamadan yarınları kurgulayamayız. Yarının Türkiye'si sizlersiniz. Bütün gayemiz sizi daha iyi bir Türkiye'yi kurmak üzere yetiştirip teslim etmek istiyoruz. Kariyer planlarınızı inşa etmek istiyoruz. Bu tür toplantıları daha sık yapacağız çünkü kariyer planlarınızı kürsülerden aldığınız teorik derslerle inşa edemezsiniz. Böyle toplantılarla sizi daha da zenginleştirmek, geleceğe hazırlamak istiyoruz" dedi.
28 Şubat'ı hazırlayan süreçte yaşananları katılımcılarla paylaşan Gazeteci-Yazar Sibel Eraslan, 28 Şubat 1997'de açıklanan ve "1000 yıl süreceği" söylenen postmodern darbenin, küresel ve ulusal hazırlayıcılarını bir arada okuyabilmek, bize yeni ibretler kazandıracağı için hatırlanması, geleceğe dair bilincin apaçık olabilmesi için unutulmaması gerektiğini söyledi.
28 Şubat'a giden en önemli küresel koşullar
28 Şubat'ı hazırlayan en önemli küresel koşulların Sovyetlerin dağılıp, dünyanın tek kutuplu bir hale dönüşmesi ve ABD'nin "kızıl kuşak" karşıtlığından, "yeşil kuşak" karşıtlığına, dolayısıyla İslami göstergeleri, temsilleri, kimlikleri hedef almasıyla olgunlaştığını vurgulayan Gazeteci-Yazar Eraslan, "Muammer Aksoy, Çetin Emeç, Turan Dursun, Bahriye Üçok gibi isimlere yönelik suikastlar, 1993'te üç gün arayla yaşanan Sivas ve Başbağlar katliamlarıyla, toplum "laik antilaik" kamplaşmasına itilmekteydi. Yine 1993-1995 yılları arasında, Orgeneral Eşref Bitlis, Diyarbakır Jandarma Komutanı Bahtiyar Aydın, Mardin Jandarma Alay Komutanı Rıdvan Özden şüpheli suikastlar sonucu yaşamlarını yitirmişti. İstanbul'da Gazi Mahallesinde başlayan olaylar da Türkiye'deki fay hatlarının üzerinden geçiyordu, buradaki olayların, Alevi- Sünni çatışmasını kurmaya yönelik başlatıldığı, daha sonra öldürülen vatandaşların otopsilerinde çıkan kurşunların kimliği açıkça ele veriyordu" ifadelerini kullandı.
28 Şubat darbesine giden yolda en önemli virajlardan birisinin Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın görev süresinin bitmesine 3 yıl kala şüpheli bir şekilde ölümü olduğunu kaydeden Eraslan, konuşmasına şöyle devam etti, "Bazı değerlendirmelerde Turgut Özal'ın ölümünden kısa bir süre önce 20 Mart 1993'te gerçekleştirilen "PKK ile ateşkes ilanı" Özal'ın ortadan kaldırılma sebeplerinden biri olarak gösterilmektedir. Turgut Özal, 5 ülkeyi kapsayan 12 günlük Türkistan gezisinden döndükten sonra 17 Nisan 1993 tarihinde vefat etmiştir. Çocukları dahil olayı şüpheli bulmaktadır. Turgut Özal'ın yasakçılığa her daim karşı çıkmış, demokrat, milli ve manevi değerlere sahip çıkan tavrı, O'nun Türkiye Modernleşmesini rijit ve cebri yollarla kurmayı siyaset edinmişlerce, her zaman "gerici" nitelikte bulunmasına sebep olmuştur. Ardından Cumhurbaşkanı olan Süleyman Demirel ise, 28 Şubat darbesinin mühim aktörlerinden olacaktır."
GAÜN Rektörü Prof. Dr. Arif Özaydın'ın Gazeteci-Yazar Sibel Eraslan'a günün anısına hediye takdim ettiği programa Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Sarıbıyık, GAÜN Genel Sekreteri Dr. Muhammet Musa Budak, Genel Sekreter Yardımcıları Nuh Okumuş, Mehmet Fatih Evyapan, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.