SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortak Dersler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şahin Sırmalı, Çanakkale Gelibolu'da yaşadıkları büyük yenilginin millet olma bilinciyle sonuçlandığına inanan Avustralyalıların çoğunda, bu savaşla daha önce barbar olarak değerlendirdikleri Türklerle ilgili algının da değiştiğini söyledi.

SANKO Üniversitesi'nde, 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü etkinlikleri kapsamında Ortak Dersler Bölümü Türk Dili Birimi Öğretim Görevlisi Didem Karayakupoğlu'nun danışmanlığında Edebiyat Kulübü tarafından düzenlenen törende, Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı da olan Prof. Dr. Şahin Sırmalı, "Anzakların Gözünden Çanakkale Zaferi" konulu bir sunum yaptı.

İtilaf devletlerinin sahip olduğu güçlü donanma karşında elimizde olan tüm imkanlarla 18 Mart 1915 tarihinde kazanılan Çanakkale Zaferi'nin 107'nci gurur yılının kutlandığını belirten Prof. Dr. Sırmalı, savaşlarda iki taraf olduğuna dikkat çekti.

Çanakkale Zaferi sürecinin Anzaklar (Avustralya ve Yeni Zelanda gönüllülerinden oluşan askeri birlikler) tarafından da değerlendirilmesi gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Sırmalı, "1. Dünya Savaşı'nda İngiltere'ye destek vermek adına Anzaklar bize karşı savaşmaktan çekinmemiştir. Ancak bu savaş umdukları gibi son bulmamıştır" dedi.

Çanakkale Gelibolu'da yaşadıkları büyük yenilginin millet olma bilinciyle sonuçlandığına inanan Avustralyalıların çoğunda, bu savaşla daha önce barbar olarak değerlendirdikleri Türklerle ilgili algıyı da değiştirdiğini dile getiren Prof. Dr. Sırmalı, "Bunda en büyük rolü askerlerimizin, düşman askerine davranışları oynamıştır. Arıburnu'na yaptıkları çıkarma tarihi olan 25 Nisan gününü resmi bayram olarak kutlamaya başlamaları bunun en somut örneği" ifadelerini kullandı.

Anzak Ordusu Komutanı General William Birdwood'un, "Türk askeri hiç tereddüt etmeden vatanı için canını verir. Sert ve cesur bir askerdir ancak ateşkes denildiğinde nazik ve insancıldır, düşmanının yarasını sarar ve onu sırtında taşıyarak canını kurtarır. Böyle bir asker bu dünyada daha önce görülmedi" dediğini anımsatan Prof. Dr. Sırmalı, şöyle devam etti:

"Cumhuriyetimizin Kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Ben size taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında, yerimize başka kuvvetler ve komutanlar kaim olabilir" diyerek, düşman ordusuna karşı Türk askerlerine önderlik etmesi, şeklini değiştirdi. Savaştan sonra General Birwood, Mustafa Kemal Atatürk'le bir araya gelerek, zaferin kazanılmasına yönelik yaptıkları konuşmada, Büyük Önderin "Ben bir şey yapmadım. Önce yorgunluk, sonra susuzluk durdurdu ordunuzu" diyerek gayet mütevazı davrandığını anlatan Prof. Dr. Sırmalı, konuşmasını Büyük Önder Atatürk'ün, savaşta hayatını kaybeden Anzak askerlerine yönelik şu sözleriyle noktaladı: "Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar Burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükûn içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar. Gözyaşlarınızı dindiriniz, evlatlarınız bizim bağrımızdadır, huzur içindedirler. Ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar bu toprakta canlarını verdikten sonra, artık bizim evlatlarımız olmuşlardır."

Sunuculuğunu SANKO Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Anestezi Programı 2'nci sınıf öğrencisi Berkay Bora Doğan'ın yaptığı törene; SANKO Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. M. Metin Bayram, Genel Sekreter Dr. Yusuf Ziya Yıldırım, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Türkan Pasinlioğlu, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ayşen Bayram, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. H. Ayhan Özkur, SANKO Üniversitesi Hastanesi Mesul Müdürü Dr. Suat Özerbaş, Mesul Müdürü Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Başar Aksoy, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.