Rezilliğin böylesi görülmedi, diyeceğim fakat medyadaki yazar ve çizerlerine, kimine ne kadar dolar verildiği, kimin kaç dolara kiralandığı daha önce değişik zamanlarda belgeleriyle yayınlanmıştı.
28 Şubat sonrasında dış basında ABD tarafından kiralanan Türk Gazeteci ve Yazarlar listeleri yayınlanmıştı. O zaman çok popüler bazı gazeteci ve yazarların isimleri yer almıştı. O zaman ABD tarafından düşman hedef olarak gösterilen Türkiye’de başta Refah partisi olmak üzere İslamcılardı. Mecliste millet vekili pazarları kurulmuş ve yeni partiler kuruluyordu. Satın alınan bu milletvekilleri paravan partiye transfer ediliyordu. Erbakan Hükümeti düşürüldükten sonra satın alınan bu milletvekilleriyle yeni hükümet kurulmuştu. Dışarıdan satın alınma ve kendilerini dışarıya satma işi yeni değil eskiden beri bu iğrençlik ve rezalet vardır.
Ben bu konuda yabancıları kınamıyorum. Yabancıların bir amacı vardır; ülkemizi her zaman kendilerine bağımlı kılmak ve ülkemizde kendi öz kaynaklarına dayalı iyi gelişme adına ne varsa ona engel olmaktır. Bu hedefini gerçekleştirmek için paralı asker, siyasetçi, ekonomist, eğitimci vs. malları satın alır veya kiralar. Piyasada mal varsa satıcısı da bulunur. Kendisini satan medya, cemaat, vakıf ve siyaset varsa onları satın alan da mutlaka olur. Buraya kadar her şey normal sanırım fakat anormal olan bir şey var oda bu kendini yabancılara satan medyanın özgür medya, siyasetçilerin demokrat kişiler, cemaat ve vakıfların sözde ülke için çalışan kurumlar olduğunun lanse edilmesi ve içimizdeki safların da bunlara inanmasıdır.
1990’larda baskı üzerine baskı yapan Ayet ve Slogan, Nokta Dergisi gibi kitap ve dergiler yabancı istihbarat örgütlerinin verilerine göre bilgi verirlerdi. Bizim insanımız da saf bir şekilde, verilen o çarpıtılmış bilgileri ayet ve hadis gibi doğru kabul edip birbirini karalardı. Cemaat ve derneklerle ilgili verilen bu yalan yanlış bilgileri kimse sorgulamazdı.
Kimi çevrelerde biraz entelektüel gözükmek için okunması gereken baş ucu kitap ve dergilerin başında Ayet ve Slogan kitabıyla Nokta Dergisi gibi malzemeler gelirdi. Hangi olaya bakarsanız bakınız Türkiye’de özellikle Müslümanların aleyhine yayın yapan, hatta Müslüman gibi gözüküp de Müslümanların ipini çarşıya çıkaran yayın organlarının aşağı yukarı hepsinin dışarıdan satın alındığını, Türkiye aleyhtarı kurum ve devletler tarafından finanse edildiğini zamanla öğrenmekteyiz.
Bugün özgür basın ve medya olarak lanse edilen medya kuruluşlarının geçmişine bakın; 28 Şubat sürecinde, 17 ve 25 Aralık, 15 Temmuz mel’un darbe girişimi sürecinde, son yapılan belediye-yerel seçimlerde bu kuruluşların eski CIA danışmanı Henri Barkey gibi yabancı ajanlarla beraber toplantılar düzenledikleri, birlikte mevcut hükümeti devirme planları yaptıkları görülmektedir. Bu tür toplantılara bir takım siyasi parti, cemaat ve vakıf temsilcilerinin de katıldığı verilen bilgiler arasındadır. Eskiden benlik ve şahsiyetlerini satan askerler arasından satılık mal arar ve satın alırlardı şimdilerde ise medya, siyaset ve cemaatlerde mal bulup kullanmaktadır. Bir ülke hiçbir zaman dışarıdan gelen tehdit ve saldırıyla yıkılmaz, içerideki hainler vasıtasıyla yıkılır.
Kendi ülkemizin siyasetçisini, medyasını, cemaat ve vakıflarını eleştiririz, ama dış düşmanla ittifak yapıp kendi siyasetçimize, kendi ülkemizdeki kuruluşlara ve kendi insanımıza karşı düşmanlık ne dine ne de insanlığa sığar. Bunu yapan açıkça münafıktır. Ülke düşmanıdır. Yabancı her zaman yabancıdır. Kendi ülkemizin insanı bugün Ak Partilidir, yarın CHP’li olur. Bugün CHP’lidir yarın Ak Partili olur ya da hiçbir partiyi beğenmez. Ona kızacak hakkımız yok. Bizim gibi düşünmüyor, bizim partimize oy vermiyor diye kimseyi düşman bellemeye hakkımız yok. Sırtını yabancı devlet istihbaratlarına veren, gözü onlardan gelecek paradan olan, kendi ülke siyasetçilerini yabancılar yardımıyla devirmeye çalışan ruhu satmıştır. O ne demokrat olur ne özgür medya mensubu olur ne de ülkenin hayrını isteyen İslami cemaat olur. Tek kelimeyle o da haindir, o da ruhunu satmıştır; ülkesine karşı görevini yerine getirmeyen satılmış, kişiliksiz biridir/ birileridir.
Selam ve dua ile.