Adıyaman'ın Gölbaşı Devlet Hastanesinde Dahiliye Uzmanı Doktor Süleyman Arslan, korona virüsünden dolayı kronik hastalığı olanların basit testler için hastaneye başvurmamaları gerektiğini söyleyerek, uyarılarda bulundu.
Dahiliye uzmanı Doktor Süleyman Arslan, korona virüs enfeksiyonunun diyabet, hipertansiyon, kalp, akciğer ve böbrek hastalığı, kanser gibi kronik hastalıklarda ve bağışıklık sistemi baskılanmış hastalarda daha kötü seyrettiğini belirtti. Kronik rahatsızlığı bulunan hastaların daha dikkatli olması gerektiğini söyleyen Dahiliye Uzmanı Doktor Süleyman Arslan, "Randevu zamanınız gelmiş olsa bile rutin kontroller, diş tedavisi, gebelikte şeker yükleme testi gibi durumlar için sağlık kuruluşlarına başvurmayın.
Yeterli ilaç ve malzemeniz (şeker ölçüm çubuğu, iğne ucu, insülin) olduğundan emin olun. Şeker komasına meyliniz varsa, yakın zamanda ketoasidoz geçirdiyseniz ek olarak idrar keton çubuğu temin edin. Ağır hipoglisemi (bilinç bulanıklığı, bilinç kaybına neden olacak derecede şeker düşüklüğü) meyliniz varsa evde glukagon içeren flakon bulundurun. Yakınlarınızın bu enjeksiyonu yapma konusunda bilgi sahibi olduğundan emin olun.
Şekerinizi daha sık ölçüp takip edin. Yükselme ve düşme durumunda tedbir alın. Yeterince sıvı aldığınızdan emin olun. Evde kaldığınız sürede yeme düzenine ve hareketli olmaya dikkat edin. Ev içinde veya başkalarıyla temasınızın olmayacağı alanlarda adım sayınızı günde 5 bine tamamlamaya çalışın. Bu süreci kilo ve şeker kontrolünüze özen göstererek geçirmek için çaba sarf edilmesi gerekmektedir" dedi.
Kronik hastalıkla ilgili durumda doktora başvurulması gerektiğini vurgulayan Doktor Süleyman Arslan, "Şeker yüksekliği belirtileri hissediyorsanız, şekeriniz 300 mg/dL üzerinde sebat ediyorsa, genel durumunuz bozulduysa eğer iletişim kurabildiğiniz bir hekim veya diyabet hemşiresi varsa önce ona danışın. Yüksek şeker durumunda şeker koması ihtimali için idrar keton testi yapmanız, gereksiz hastane başvurularını azaltarak yararlı olabilir.
Ayakta yeni gelişen yara, göğüste şiddetli baskı hissi veya ağrı, kontrol edilemeyen tansiyon yükselmesi gibi ihmal edildiği takdirde ciddi sorunlara yol açabilecek durumlardır. Hipertansiyon hastaları için Korona virüs infeksiyonu geçirenlerde hipertansiyon en sık görülen hastalıklardandır ve infeksiyon seyrini olumsuz etkileyebilir.
Korona virüs ile infekte olmuş hipertansif hastalarda hipertansiyon tedavisi için kullanılan bazı ilaçların hastalığın seyrini kötüleştirebileceği iddia edilmektedir. Bu iddialar nedeniyle bazı hipertansiyon hastalarında tedirginlik yaşandığı görülmektedir. Konuyla ilgili elimizdeki bilgiler hipertansiyon ilaçlarını kesmek veya değiştirmek için yeterli değildir. İlaçlarınıza devam edin. Tiroid hastalığı olan kişilerde korona virüs infeksiyonu riskinin arttığına veya infeksiyon seyrinin kötüleştiğine dair veri bulunmamaktadır.
Tiroid hastalıkları için kullanılan ilaçlar bağışıklık sistemini zayıflatmaz. Genel öneriler tüm tiroid hastaları için de geçerlidir. Hipotiroidi hastaları tiroid bezinin az çalıştığı bu durumda tiroid hormonu alan hastaların kontrolleri ileri tarihlere ertelenebilir, ilaç dozunuzu değiştirmeyin. Hipertiroidi hastaları tiroid bezinin çok çalıştığı bu durumda antitiroid ilaç kullananlarda zamanında ölçüm yapılarak ilaç dozu ayarlamak gerekebilir. Uzun süre ölçüm yaptırmadan antitiroid ilaçları kullanmak doğru değildir. İlacınızın dozunu kendiniz değiştirmeyin. Kesin kararı hekiminiz verecektir, hekiminizi arayarak öğrenebilirsiniz. Tiroid bezinin fazla çalışması nedeniyle antitiroid ilaç kullanan hastalarımız, boğaz ağrısı, ateş yüksekliği, gribal infeksiyon gibi bulgularınız olursa ilacınızı kesin ve en yakın sağlık kuruluşuna başvurmaları gerekmektedir.
Bahsetmiş olduğum şikayetleriniz yoksa ilaçlarınızı kesmeyin osteoporoz hastaları için ostoporozu olan hastaların korona virüs enfeksiyonuna yakalanma riski toplum genelinden fazla değildir. Genel öneriler osteoporozu olan hastalar için de geçerlidir" şeklinde konuştu.
Bu dönemde rutin kontrollerin ertelenmesi gerektiğini belirten Arslan, "Kalsiyum ve D vitamini takviyesi dahil hastalığınız için aldığınız ilaçları kesmeyin. Kas-iskelet sistemi sağlığınızı korumak için beslenmenize dikkat edin, gıdalarla yeterli kalsiyum ve protein aldığınızdan emin olun.
Evinizin bahçesi varsa bahçede, yoksa ev içinde hafif tempolu yürüyüşler yapın.
Güneşli günlerde bahçenizde veya balkonunuzda, saat 10.00-15.00 arasında kollarınız ve bacaklarınız açık olacak şekilde 15-20 dakika güneşlenin. Evde kaldığınız bu dönemde ev içi kazaları ve düşmeyi önleyecek tedbirler alın. Kaygan zeminlerden, merdivenlerden, karanlık ortamlardan kaçının" diye konuştu.