Kaybolan Gençliğimin Eyvahındayım

Hüseyin Türkoğlu

Kaybolan gençliğimin ve ziyan olan günlerimin eyvahındayım.
Babamı yeni kaybettim.
Ve giderek büyüyor yüreğimin yanması.
Çocukluk kavgalarımı, telaşlarımı,
Yağız ömrümü omuzlayıp da geldim.

Kimi zaman bir harman yeri yüreğim, içinde ağıtlar yükselen.
Bazen bir duruştu acıyı, aşkı, sevgiyi anlatan.
Bazen de ihaneti fısıldar seni yok sayanlara.
Kimi zaman feryat olur,
Ahlarla biten, küle dönen ömrümüz gibi.

Hangi tutsak şehrin yalnızlığındasın?
Hangi türkünün bestesinde?
İçim kırık dökük,
Boya sandığının içine hapsolmuş,
Umutlarına seyirci kalan,
Bir çocuğun öfkesiyim şimdi.

Oysa çığlıklar martılara yakışıyordu, yürek yangınıma değil.
Söylesene, sen hangi Eylül’den savrulup gelmiştin?
Böyle yakarak içimi acımasızca.

Şimdi yüreğimiz hep bir taziye çadırı...
Oysa, okyanus yürekli düşlerimiz vardı bizim.
Söyle şimdi hangi çadırımıza bahar gelsin?
Hangi okyanus su serpsin kor yüreğimize?

Oysa deniz kokardı umutlarım.
Avuçlarımda babamın sımsıcak merhameti...