Dünya üzerinde ilk kez 1960’lı yıllarda görülen ‘2019-nCoV’ olarak adlandırılan virüs artık Corona virüsü olarak adlandırılıyor. Son olarak 2020’de Çin’in Wuhan bölgesinde yeniden çıkarak dünyanın birçok yerine yayılmış durumda.
Bu virüsün insan üzerinde ki belirtileri soğuk algınlığı ile benzerlik gösteriyor oluşu konu ile ilgili bilgi eksikliğinden dolayı ilk etap da bireyde bir ciddiyet oluşturmayabilir. Bu da muhtemel sonun ilk adımı olmuş olur.
Dünya da son rakamlara göre Coronadan ölenleri sayısı 3 bin, virüsün bulaşmış olduğu insan sayısı ise 80 bin. Daha da vahim olanı ise bu virüs ülke olarak almış olduğumuz tüm önlemlere rağmen şuan sınırımızda. İran, Yunanistan ve muhtemelen Suriye, ki Suriye’ye girdiğinde, bizden çıkmaması imkansız.
Son zamanlar da ülkenin batısına gidildikçe, hem sağlık kuruluşlarının karantina veya ilk müdahale anlamında yapmış oldukları çalışmalar ve önlemler hem de kişilerin bireysel olarak, maske takmak, toplu ortamlarda bulunmamak gibi birçok önlemi alıyor oldukları gibi virüsü de gerçek mana da ciddiye alıyorlar. Ki almaları da gerekiyor.
Peki, Kâhta olarak işin neresindeyiz? Bireysel olarak konuyu ne kadar ciddiye alıyoruz? Sağlık kuruluşları anlamında birer önlemimiz var mı? Gibi bir takım sorular, sanırım artık aklımızı meşgul etmeli. Tedirginliğimiz artırmalı.
Coğrafyamızın insanı canhıraş olması hasebiyle, canına çok bir ehemmiyet vermez. Kendini yormayı bir tarafa bırakın, vücuduna eziyet etmemeyi bazen düşünemez.
Öyle ki şuan dünyanın karşı karşıya olduğu virüs, kimilerince bir proje olsa da sonuç itibarı ile öldüren, yok eden bir virüs.
Son zamanlarda yaşadığımız kederli günlere, vermiş olduğumuz acı kayıplarımıza daha fazlasını eklememek adına, coğrafya ve ilçe olarak olayı ciddiye almamız geleceğimiz için hayırlı olacaktır.
Peki, Kâhta Devlet Hastanesi ve diğer sağlık kurumlarımız bu anlamda ki bir vakaya ne kadar hazır? Olası bir durumda karantina bölgemiz veya adı her neyse, o yok.
Geçen hafta tüm doktorlarımıza bu anlamda birer eğitim verildiği dedikodular arasında. Umarız ki öyledir. Ama yine de yeterli anlamda bir çalışma yapılmalı, vakaya karşı her türlü tedbir hazır bulunmalı. Ki okuduğumuz kadarı ile bulaştığı andan itibaren zaman ile yarışıldığı söyleniyor.
Kâhta halkına “Coronaya karşı korunabilme” adı altında bilinçlendirme konferansları düzenlenmeli.
Virüs ortadan kalkana kadar gündemimizden düşmemeli. Bu halk ve ülke daha fazla acıya maruz bırakılmamalı. Yerel tüm yönetimler kendi bünyeleri altında bulunan kurumlarda bilinç eğitimi vermeli.