Kooperatif üyeleri adına basın açıklamasını okuyan Sınırlı Sorumlu Buhara Evleri Gayrimenkul İşletme Kooperatifi Başkanı Mehmet Sadık Dede, üyelere hisseli tapu verileceği taahhüt edilmesine rağmen 7 yıldır hiçbir tapu verilmemesine tepki gösterdi.
Konunun yargıya taşındığını ifade eden Kooperatifi Başkanı Mehmet Sadık Sade, Kahta’nın Menzil Köyü’nde kurulan kooperatife üye 40 bin hak sahibinin hisseli gayrimenkul satış vaadi yapılarak tapu vaat edilmesine rağmen tapuların verilmediğini ve üyelerin hala mağdur edildiğini söyledi.
40 bin kişinin hakkı gayri meşru usuller kullanan 3-5 kişi tarafından sömürüldüğünü iddia eden Kooperatifi Başkanı Mehmet Sadık Dede, “Bu basın bildirisi, 40.000 hak sahibinin mağduriyetine yol açan, Adıyaman Kahta, Menzil Köyünde kurulmuş Sınırlı Sorumlu Buhara Evleri Gayrimenkul İşletme Kooperatifine ilişkindir.
“ÖDEMELER USULE VE KANUNA AYKIRI ŞEKİLDE SEMERKAND VAKFI ARACILIĞIYLA TOPLANMIŞTIR”
Hak sahiplerine 2017 den itibaren kendilerine hisseli gayrimenkul satış vaadi yapılarak başlayan süreçte tapu vaat edilmesine rağmen hiçbir zaman tapu alamayacakları bir noktaya getirilmiştir.
40.000 kişinin hakkı gayri meşru usuller kullanan 3-5 kişi tarafından sömürülmektedir. Kooperatif üyelerimizin bu tesisle ilgili yaptığı ödemeler usule ve kanuna aykırı şekilde Semerkand Vakfı aracılığıyla toplanmıştır. Üyelerimize hisseli tapu verileceği taahhüt edilmesine rağmen günümüze kadar hiçbir tapu verilmemiştir. Yüksek bedellerle yapılan hisse satışları, kooperatifin resmi kayıtlarına çok düşük bedelle kaydedilmiştir. Bu yolla hak sahipleri yüz milyonlarca liralık zarara uğratılmış, ayrıca kamu zararına da sebep olunmuştur.
“BAĞIŞÇILARDAN TOPLANAN PARASI 3-5 KİŞİLİK BİR ÇETE TARAFINDAN YÖNETİLEN ŞAHIS ŞİRKETİNE PEŞKEŞ ÇEKİLMİŞTİR.”
Hak sahiplerine tahsis edilmiş konutlar depremzedelere ücretsiz kullandırıyoruz yalanıyla maddi karşılık elde edilerek hizmete açılmıştır. Söz konusu bu maddi karşılık depremzedelere sağlanan barınma hizmeti için kamuya yararlı bir dernek olan Beşir Derneğinden tahsil edilmiştir. Kamuya yararlı bir derneğin bağışçılardan toplanan parası 3-5 kişilik bir çete tarafından yönetilen şahıs şirketine peşkeş çekilmiştir. Ortada basit bir görüş ayrılığı, uygulama farklılığı ya da bilgilendirme eksikliği yoktur; aksine baştan beri planlanmış ve kasten hazırlanmış bir güveni istismar ve üyelerden haksız çıkar sağlama düzeneği vardır. Hak sahiplerine ait tesisin işletilmesinden, konaklama hizmetlerinden ve benzeri yollardan elde edilen gelirler konusunda şirket ve site yönetiminin lehine, üyelerimizin aleyhine bir sistem oluşturulduğu açığa çıkmıştır.
Hukuki yollardan kooperatif üyeleri adına hak mücadelesi sürdürülürken ortaya çıkan bu açık usulsüzlüklere rağmen site yönetimi ve anonim şirket tarafından halen üyelerin konaklama hakları kullandırılmamaya, kendilerinden fahiş tutarda yıllık ödentiler toplanmaya devam edilmekte ve üyelerimizin sömürüldüğü bu düzen ısrarla korunmaktadır.
Yargı mercilerine yapılan müracaatlarla ilgili aylar geçmesine rağmen hiçbir mesafe alınamamıştır.
Hak sahiplerini mağdur eden çok ciddi yolsuzluk ve usulsüzlükler olmasına rağmen halen gerekli incelemeler yapılmamıştır. Suç nitelikli eylemleri bulunan kişiler halen yönetici sıfatıyla işlemler yapmaktadır.
Kooperatif olarak tüm üyelerimizin haklarının muhafazası için her türlü hukuki sürecin işletileceğini, yapılacak soruşturma ve incelemeler neticesinde kooperatifimizin ve üyelerinin zararına sebep olan, yapılan usulsüzlüklerde rol alan veya yardımcı olan her kişi ve kuruluş hakkında da yasal müracaatların yapılacağının tüm ilgililerce bilinmesi gerekmektedir.” Dedi.
Haber: Hüseyin Türkoğlu